Tema-tabanlı sanat terapisi; üzerinde uzmanlar tarafından çalışılarak belirlenmiş bir takım konularından yola çıkarak yapılan uygulamalardır. Bu başlık altında kanser hastalarının bireysel veya aileleriyle uygulayabilecekleri bir çalışma olan Mandala'nın tarihini ve oldukça zengin yararlarını sizlerle paylaşmayı amaçladık.

Noktadaki Sonsuzluk...

Mandala; nokta ile başlayan, bitişi olmayan, geometrik veya organik formlardan oluşan, sonsuza dek gidebilen daireler bütünüdür denebilir. Doğu ve batı kültürünü bir arada farkı anlamlar içeren sembollerle yansıtır. Sanat terapisinde, tedavi edici ve bilinci geliştirici özelliğinden ötürü önemli bir yeri vardır. Merkezde bir noktayla başlayan ve çiçeğin açılmasına benzetilebilecek bu formun renklerle gelişimi ve büyümesi kanser hastalarını ve ailelerini;

  • Gevşetir,
  • Meditasyon etkisi yapar,
  • Beden ve ruh dengesini kurar,
  • Zihni dinlendirir,
  • Yaratıcılığı artırır,
  • Kişisel farkındalığı artırır,
  • Yeni bir ifade alanı açar,
  • Nitelikli zaman geçirmeyi sağlar,
  • Eğlencelidir,
  • Bireysel veya grup çalışmalarına uygundur.
Sanat terapi tekniği mandala zaman tekerleiği noktadaki sonsuzluk

Psikanalist Gustav Jung mandalayı şöyle tanımlar; "Bilinçaltının yansımasıdır". Kendisi de yıllarca mandala çalışarak, psikiyatri hastalarına da tavsiye eden Jung; "Bizim kim olduğumuzu gösterir" der. Mandalayı kişiliklerin görsel bir ifade biçimi olarak gören Jung, doğu kültürüne ait olan bu önemli tedavi edici tekniği batı ülkelerine tanıtmada ve daha çok kişinin mandala yapmasında önemli katkıları vardır.

Hayatının çoğu zamanını mandalanın bilgeliğini anlamaya adayan önemli sanat terapistlerinden; Joan Kellog ise mandalayı; " Mükemmel daire" olarak tanımlar.

Mandala Yaşamın Kendisine de Benzetilebilir

Bir hücre veya atomu başlangıç noktası olarak düşünürsek etrafında dönerek gelişip büyüyen bir mandala olduğunu hayal edebiliriz. Batı kültürüne ulaşmadan önce, Budizm dininde doğup, yüzlerce yıldır özellikle doğuda bir meditasyon yöntemi olarak kullanılmıştır. Mandala, Tibetli Budistler tarafından, "Zamanın tekerleği" olarak da tanımlanır. Orta noktası ve etrafında döndükçe zamanın akışını da sembolize eder.

Kanserin teşhisinden sonra ve tıbbi tedaviler sırasında, zaman hastalar için çok zor geçer. Düzenli olarak mandala çizip boyayan hastalar daha sakin, dingin ve rahat bir süreç geçirebilirler.

Sanat terapisi Mandala ile rahatlama gevşeme

Tema-tabanlı aktivitelerin faydasını görebilmek için 30 dakika veya daha uzun üzerinde çalışmak gerekir. Ancak o zaman amaca uygun bir sonuç elde edilebilir. Mesela ağrıyı hafifletmek veya stresi azaltmak gibi. Bu tür sanat terapi çalışmaları yaptıkça, her seansta daha yararlı olur. Ayrıca düzenli yapıldığı takdirde olumlu sonuç almak daha olasıdır.

Bu teknikler ile aktivitelere başlamadan önce rahatlama egzersizleri yapılması tavsiye edilir. Zihni kısa bir meditasyon seansıyla dinlendirmek, sakin bir müzik dinlemek, kısa bir yürüyüşe çıkmak da işe yarayabilir. Gevşeyip sakinleştikten sonra sanat aktivitelerine başlamak daha kaygısız ve sakin süreci beraberinde getirecektir. Aktiviteler sırasında da sakin enstrümental müziğin eşlik etmesi keyifli vakit geçirmeye yardımcı olabilir.

Güzel düşünce ve fikirler her köklü kültürde bir şekilde kendine yer buluyor. Öyle düşünüyoruz ki mandalanın bizim kültürümüzdeki karşılığı da dantel, örgü ve çinidir. Ortadan başlayıp etrafına sararak gidildiği takdirde renkli örgü ipler veya danteller de kadim kültürlerimizden esinlenilen bir çeşit mandala olabilir. Bu aynı zamanda ellerin ve kolların kan dolaşımını da hızlandırarak; hareketsizlikten kaynaklanan uyuşukluk ve ağrılara iyi gelir.

Bir Tema-Tabanlı Aktivite Örneği Olarak Mandala (Theme-based Activities)

Gün ve Gece Mandalası (Grup Çalışmasıdır, 5 yaş +)

Malzemeler:

  • 50x70cm büyüklüğünde 2 beyaz kağıt (Orta kalınlıkta mümkünse dokusuz bir resim kağıdı),
  • Renkli kalemler, suluboya veya pastel boya,
  • Kolaj için dergilerden seçilmiş resimler,
  • Stick yapıştırıcı (pritt gibi).

En az 40 cm çapında 2 büyük daire şeklinde kesilmiş kağıt. Ardından pasta dilimi gibi gruptaki kişi sayısı kadar üçgen parçalar kesilir. Her kişiye gün veya gece tercihine göre en az bir üçgen dilimi alır. Her bir parça tamamlandığında ister gün ve geceyi ayrı ister karışık bir şekilde tam daire oluşturmak için bütün tamamlanarak yapıştırılır. Gün için; sarı ve turuncu ağırlıklı sıcak renkleri, gece için ise; mavi ve mor gibi daha soğuk renkleri tercih edebilirsiniz. İsterseniz bitirdikten sonra duvarınıza asabilirsiniz.

Mandalayı ayrıca hasta bireysel olarak; istediği boyutta, istediği renk kağıda, herhangi bir malzemeyle çalışabilir. Bir takım kurallardan yola çıkılmış fakat oldukça özgür bir çalışmadır. Dairelerin daha düzgün görünmesini isterseniz pergel, bardak, fincan veya küçük tabak kullanarak hazır şablonlardan destek alabilirsiniz. Mandalalarınız simetrik, mükemmel ölçülerde olmak zorunda değildir ve bir başka mandalanın kopyası olmamalıdır. Güzel görünme kaygısından uzak ve içinizden geldiği gibi olmalıdır. Düzenli yaptığınız takdirde kişiliğin, duyguların ve zihnin dinlenip, değiştiğini deneyimleyebilirsiniz. Kanser hastalarına özel doğru bir yöntem olarak sanat terapisti eşliğinde; soru-cevap, renk seçimleri, uygulama yöntemleri gibi pek çok farklı detayları vardır. Fakat daha öncede söylediğimiz gibi evinizde veya hastanede bu aktiviteleri uygulamak; sizi, aile veya arkadaşlarınızla keyifli vakit geçirmenize, rahatlatıp stresinizi atmanıza yardımcı olur.