Yeni bir araştırma, bir çeşit meditasyon olan “mindfulness (farkındalık) temelli stres azaltmanın (MTSA)”, anksiyete (aşısı kaygı, evham) yaşayan kişiler için birinci basamak ilaçlı tedavi olarak kullanılan antidepresan essitalopram (Cipralex, Citoles, Secita vb) kadar etkili olduğunu gösteriyor.

Washington, Georgetown Üniversitesi Tıp Merkezi, Anksiyete Bozuklukları Araştırma Programı direktörü olan ve aynı zamanda çalışmanın araştırmacısı Dr. Elizabeth A. Hoge,“Doktorlara, anksiyete bozukluğu tanısı konan hastalar için olası bir tedavi seçeneği olarak meditasyon eğitimini de listeye eklemelerini öneriyorum. Hekimler, yüz yüze, grup temelli meditasyon dersleri önermekten çekinmemelidir.” dedi.

Oldukça Yaygın Bir Problem: Anksiyete

Genel kaygı, sosyal kaygı, panik bozukluğu ve agorafobi de dahil olmak üzere anksiyete (kaygı) bozuklukları, dünya çapında tahminen 301 milyon insanı etkileyen en yaygın ruhsal bozukluk türüdür. Çok yaygın görülmesinden dolayı, örneğin ABD Önleyici Hizmetler Görev Gücü, anksiyete bozuklukları için tarama yapılmasını önermektedir.

Anksiyete bozukluklarının etkili tedavileri arasında, ilaçlar ve bilişsel-davranışçı terapiler yer almaktadır. Ancak, tüm hastaların bu tedavi seçeneklerine erişimi bulanmayabilir, tedavilere yanıt veremeyebilirler veya psikiyatrik bir ortamda tedavi alma konusunda rahat hissetmeyebilirler. Özellikle bu nedenler doğrultusunda, son yıllarda popülaritesi artan mindfulness meditsayonları, yerli yersiz kaygı yaşayan insanlara yardımcı olabilir. Dr. Hoge, “mindfulness meditasyonu uygulayarak, insanların, bu düşüncelere kapılmamayı öğrenebileceklerini ” söylüyor.

Kanser Hastalarında En Sık Görülen Bulgulardan Biri Olarak Anksiyete

Kanser hastalığı nedenleri, seyri, seçilecek tedavi modelleri ve alınabilecek sonuçları açısından, belirsizlik ve kontrol edilemezliği yoğun bir şekilde içermekte ve yaşam için bir tehdit oluşturmaktadır. Böyle bakıldığında kaygının ve korkunun kanser hastalarında en sık görülen belirtilerden biri olmasına şaşırmamak gerekir. Kaygı hastalığın her döneminde yaşanabilir ancak şiddetli ve uzun süreli kaygı kişinin yaşam kalitesini düşüreceği gibi tedavi sürecini de olumsuz yönde etkiler.

Mindfulness Meditasyonları ile Kaygıdan Arınma

9 Kasım 2022’de JAMA Psychiatry dergisinde, kaygı olarak da bildiğimiz anksiyete bozukluklarının birinci basamak tedavi seçeneği olarak ilaçlardan ziyade mindfulness meditasyonlarının etkisini araştıran bir çalışma yayımlandı.

Çalışma, çoğunlukla yaygın anksiyete veya sosyal anksiyete olmak üzere anksiyete bozukluğu olan 276 hastayı içermekteydi. Yaş ortalaması 33 ve %75’i kadın olan katılımcıların, %59’u beyaz, %15’i siyah ve %20’si Asyalı idi.

Araştırmacılar hastaları rastgele iki gruba ayırdı;

  1. 136 hastaya meditasyon uygulandı
  2. 140 hasta, anksiyete bozuklukları için birinci basamak ilaç tedavisinde kullanılan, seçici serotonin geri alım inhibitörü olan essitalopram aldı

Meditasyon uygulamasında dersler, hafta içi 2,5 saati ve bir hafta sonu tüm günü içermekteydi. Katılımcılar ayrıca evlerinde, günlük 45 dakikalık rehberlik meditasyon seanslarını tamamladılar ve nefes farkındalığı, vücut tarama ve dikkatli hareket etme dahil olmak üzere mindfulness meditasyon egzersizlerini öğrendiler.

Essitalopram grubundaki katılımcılar da başlangıçta oral olarak günde 10 mg ilaç aldı. İyi tolere edenlerde doz ikinci hafta 20 mg’a yükseltildi.

Çalışmanın ilk sonuçları, katılımcılardan habersiz olarak Clinical Global Impression of Severity (CGI-S) ölçeği ile puanlandı. Dr. Hoge, bu ölçeğin, genel belirti şiddetini 1'den (hiç hasta değil) 7'ye (en aşırı derecede hasta) kadar bir ölçekte ölçtüğünü ve farklı anksiyete bozukluğu türlerini değerlendirmek için de kullanılabileceğini söyledi.

Çalışmayı 208 kişi tamamladı ve iki grubun CGI-S puanları şu şekildeydi;

  • Meditasyon gurubu için başlangıçta skor 4,4 iken, 8. hafta sonunda ortalama 1,35 puanlık bir iyileşme gözlendi.
  • Essitalopram grubu için başlangıçta 4,5 iken, 8. hafta sonunda ortalama 1,43 puanlık bir iyileşme gözlendi.

İLGİLİ KONULAR:

Mindfulness terapi (bilinçli farkındalık) temelli ağrı kesmede plasebo etkisinin rolü

Farkındalık Temelli Sanat Terapisi ve Kanser Tedavisine Yönelik Uygulamaları

Çalışma Sonuçları Üzerine

Dr. Hoge, çalışmanın sonuçları hakkında şunları söyledi:

"Dikkat çekici olan şey, ilaçların her zaman olduğu gibi gayet güzel işe yaramasıydı ancak meditasyon da çok oldukça iyi bir şekilde işe yaradı; her iki grup için de belirtilerde yaklaşık %30’luk bir azalma gördük. Bu sonuçlar, anksiyete bozukluğu olan hastalarda birinci basamak tedavi olarak meditasyonun ve özellikle mindfulness meditasyonunun yararlı olabileceğini bilmemize sağlıyor."

Genel Anksiyete Şiddeti ve Bozukluk Ölçeğinin hasta tarafından bildirilen sonucu da anlamlı bir grup farkı göstermedi. Dr. Hoge, "Kişisel bildirilere sahip olmak önemlidir, çünkü bu bize, bilgilere bakmamız için iki yol sunar." dedi. Ayrıca Dr. Hoge, katılımcıların, meditasyonun, kişisel ilişkilerinde ve ”kendilerine karşı daha nazik” olma konusunda onlara yardımcı olduğunu belirttiklerini de söyledi.

"Meditasyonda, kendi düşüncelerinizi kabul etmek ve yargılamamak için üstü kapalı bir öğreti vardır ve bu, insanlara daha öz-şefkatli olmayı öğretir."

Essitalopram grubundaki hastaların %78'inden biraz fazlasında, meditasyon grubundaki hastaların ise sadece %15'inde uyku bozuklukları, mide bulantısı, yorgunluk ve baş ağrısını içeren tedavi ile ilişkili yan etkiler gözlemlendi. Dr. Hoge, meditasyon grubunda gözlemlenen en yaygın yan etkinin, “mantığa aykırı” ancak “anlık bir kaygıyı” temsil eden anksiyete olduğunu söyledi.

"Meditasyon yapan insanların belki daha önce dikkat etmedikleri duyguları ortaya çıkıyor ve bu, onlara bu duyguları kullanma fırsatı veriyor."

Meditasyon yapanlarda bir sonraki yaygın görülen yan etki ise yorgunluktu. Dr. Hoge, bunun “mantıklı” olduğunu çünkü, bir uyaran olan telefonlarını bir kenara bıraktıklarını ve uyarılmadıklarını söyledi.

Dr. Hoge, zaman ve bağlılık gerektirse de meditasyonu herkesin öğrenebileceğini söylüyor.

Texas Üniversitesi Dell Tıp Fakültesi öğretim üyesi ve aynı zamanda The Self-Healing Mind: An Essential Five-Step Practice for Overcoming Anxiety and Depression and Revitalizing Your Life kitabının yazarı Psikiyatrist Dr. Gregory Scott, çalışma için şu yorumu yaptı: “Maneviyat, nefes çalışması ve meditasyon dahil olmak üzere mindfulness ‘zaman içinde test edilmiş ve kendini kanıtlamış’ bir müdahale olduğu için sonuçlar şaşırtıcı değildir. Bunun gibi çalışmaların şu anda yürütülüyor olması ve bu mindfulness temelli müdahaleleri destekleyen daha fazla kanıt olması beni cesaretlendiriyor, böylece standart tedavi rehberlerine girmeye başlayabilirler. Mindfulness, "uzun vadeli, sürdürülebilir iyileştirmeler" üretebilir. Çalışmaya dahil edilen 45 dakikalık günlük ev egzersizlerinin, o zamanlardan potansiyel olarak azar azar elde edeceğimiz faydalardan bahsetmeye başladığımızda çok da büyük bir zaman almadığının sözünü verebiliriz.”

Çalışmaya katılanların çoğu kadın olduğu için ve "erkeklerin de endişeli" olduklarını göz ardı edilmemesi gerektiği için Dr. Brown, çalışmanın "daha çeşitli katılımcı havuzu ile" tekrarlanmasını gerektiğini belirtti.